Büyükçekmece'de yaşayan iki çocuk annesi Filiz Macit, oğullarına okuduğu çocuk kitaplarındaki argo kelimelerden rahatsız olarak kendi ürettiği hikayeleri anlatmaya başladı. Anlattığı hikayeler arkadaşları ve onların çocukları tarafından da beğenilen Macit, hikayeleri diğer çocukların da okumasını isteyerek bir yayınevine gönderdi. Hikayeleri yayınevi tarafından çok beğenilince kendisinden iki kitap daha yazılması istendi. Bunun üzerine profesyonel yazarlık hayatı başlayan Filiz Macit, kitaplarını uzman pedagog ve psikologlara da göstererek onaylarını aldı. Satıştaki kitaplardan olumlu geri dönüşler aldığını belirten Macit, son yazdığı “Canım arkadaşımla tatil anılarım” isimli İki karakterden birinin isminin ve cinsiyetinin okur tarafından belirlenen kitabını da çıkarttı. Kitaplarında verilen sözlerin tutulması, hediye vermenin ve almanın güzelliği gibi öğretiler içerdiğini ileri süren Filiz Macit, yeni çıkaracağı kitaplarında da iyi insan olmak adına mesajlar bulunacağının altını çizdi.
“Çocuklarıma hikaye anlatırken, ‘Neden bu işi profesyonel olarak yapmıyorum?' dedim”
Yazar olma sürecini anlatan Filiz Macit, “Daha önce çocuklarıma farklı farklı kitaplar okuyordum. Kitapların içerisinde bazı argo kelimeler vardı. Günlük hayatta kullanmıyoruz. Çocuklarımın kullanmasını hiç istemiyorum çünkü ‘Of'lar ‘Üf'ü ‘Üf'ler ise diğer söylemleri getirir. Oradaki hikayeleri beğenmeyince kendim anlatmaya başladım. Hemen hemen her akşam bir hikaye anlatıyordum. Bir gün yine iki oğlum odama geldiler ve hikaye anlatmamı istediler. Yatağa 4 kişi uzandık ve anlatmaya başladım. ‘Bir tane kral varmış, onun kocaman yatağı varmış. Kral, büyük oğlu, küçük oğlu ve en son da kraliçe yatmış' diyerek başladım. Daha sonra bu hikaye her akşam anlatılınca şekil aldı ve akrabalarımın çocuklarına da anlatmaya başladım. 3-14 yaş arasındaki çocuklara hatta Türkçe bilmeyen bir çocuğa da İngilizce çevrilerek bu hikaye anlatıldı ve çok beğenildi. Güzel geri dönüşler alınca da ‘Neden profesyonelliğe dökmüyorum?' dedim ve eserleri yayınevine gönderdim. İlk olarak ‘Kralın büyük yatağı'nı gönderdiğimde çok beğenildi ve bunu set olarak çıkartmak istediler. Daha sonra ‘Kralın kayıp tacı' ve ‘Kralın sihirli sandığı' isimli iki hikaye daha yazdım. Onlar da hem psikolog ve pedagoglar tarafından hem de benim çevremdeki eğitim bilimciler tarafından beğenildi” dedi.
“Kitabın okuyucusu olan çocuk aynı zamanda yazarı da olabilir”
En son çıkardığı kitap hakkında konuşan Macit, “Geçen yaz tatildeyken ‘Canım arkadaşımla tatil anılarım' diye bir hikaye yazdım. Onda da ‘Neden okuyucusu olan çocuk, aynı zamanda kitabın yazarı da olmasın' dedim. Kitap içerisinde bazı boşluklar bıraktım. Bunlar konuşma balonu ve noktacıklar şeklindeydi. İki karakter var, birinin adı Umut, diğerinin de ismi ve cinsiyeti yok. Orada çocuk kendi ismini kullansın istedim. Çok içime sinen bir çalışma oldu. Şu anda da okuyucularla buluşuyor ve çok güzel geri dönüşler alıyorum. Amacım çocukların hayal gücünü kullanmalarıydı. Yıllar geçtikten sonra ebeveynlerinin kitabı göstererek, ‘Yıllar önce sana bu kitabı almıştık. Bu cevapları vermişsin.” diyerek yüzlerinde tebessüm oluşturmak istiyorum. Kral serisinde ise verilen sözlerin tutulması, hediye vermenin ve almanın güzel bir şey olduğu gibi durumları anlatmaya çalıştım. Yazmış olduğum ama ilgili yayınevlerine vermediğim hikayelerim var. Çevremde geri dönüşleri çok güzel oldu. İnşallah o hikayeleri de kağıda dökeceğim ve okuyucularla buluşacak. Şu anda yeni yazacağım kitaplarda da iyi insan olmak adına güzel mesajlar veren hikayelerim var” diye konuştu.