Avrupa'dan ABD'sine tüm dünyanın son 50 yılın en yüksek enflasyon oranlarıyla mücadele etmekte olduğuna dikkat çeken Erdoğan, "İngiltere'de sterlin patladı şu anda. Nereden nereye geldik. Övünüyorlardı biz bu kadar değerliyiz. Ama bugün aldığımız haberlerle patladılar. Bu sorunlara Rusya-Ukrayna arasında başlayan savaş eklendi. Çatışmalarla birlikte enerji fiyatları astronomik rakamlara çıkmış, gıda krizi tehdidi ürkütücü boyutlara ulaşmıştır. Afrika ve Doğu Asya ülkeleri başta olmak üzere tarımsal üretimi kısıtlı ülkeler açlık tehlikesi ile karşı karşıya gelmiştir" açıklamasında bulundu.
Enerji konusunda Avrupa'da benzer sıkıntılar yaşandığını söyleyen Erdoğan, "Avrupa'nın en önemi gündemi yaklaşan kış mevsimini en az hasarla atlatmaktır. Bütün Avrupa ülkeleri bu kışı nasıl atlatacağız düşüncesi içinde. Türkiye'nin böyle bir sorunu, böyle bir derdi yok. Bizzat devlet başkanı düzeyinde yapılan enerji tasarrufu çağrılarını sizler de yakından takip ediyorsunuz. Parlamentoda yorgan battaniye dağıtıyorlar ya. Öyleyse gereğini de biliyorum sizler en güzel şekilde yapacaksınız. Türkiye olarak gerek enerji arz güvenliğimizi garanti eden boru hattı projeleriyle gerek yapmış olduğumuz anlaşmalarla, gerek sıvılaştırılmış doğalgaz depolama alanlarımız, gerek yürüttüğümüz sondaj ve arama faaliyetleriyle hamdolsun bu sancılı döneme nispeten rahat giriyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
"Fevkalade bir durum olmazsa kış aylarını dünyanın birçok ülkesine göre biz sıkıntısız geçireceğiz"
Bu akşam Putin ile de görüşmesi olacağını ifade eden Erdoğan, "Ukrayna ile olan bu sıkıntıları bir değerlendirme fırsatım olacak. Fevkalade bir durum olmazsa kış aylarını dünyanın birçok ülkesine göre biz sıkıntısız geçireceğiz. Türkiye Ekonomi Modelimizin katkısıyla bu süreçten güçlenerek çıkacağız" dedi.
Türkiye Ekonomi Modeli'nin müspet etkilerinin her alanda görüldüğüne dikkat çeken Erdoğan, “Türkiye'nin göreve geldiğimizde 36 milyar dolarlık ihracatı vardı. Şimdi 250 milyar doları geçen, 300 milyar dolara doğru giden bir ihracat seviyesine erişti. Organize sanayi bölgelerimiz, fabrikalarımız, imalat tesislerimiz harıl harıl çalışıyor. Yollarımız ve otobanlarımızın halini görüyorsunuz, tırlar nasıl çalışıyor, otomobiller nasıl çalışıyor. Araç kullanırken zorlandığınızın farkındasınız. Türkiye demek anlatıldığı gibi bir ülke değil. Salgının en çok vurduğu turizm sektöründe zararımızı süratle telafi etmekle kalmıyor, çok daha büyük hedeflere ulaşıyoruz. Avrupa'daki havalimanları krizlerle boğuşurken İstanbul Havalimanı ve Sabiha Gökçen her ikisi yolcu ve kargo noktasında bu trafikte rekor kırdılar. İstihdamda 31 milyon sınırına dayandık. En büyük sıkıntımız olan hayat pahalılığı ve enflasyon konusunu çözmek için gayretle çalışıyoruz. 20 yıldır insanımızı enflasyona nasıl ezdirmediysek bugün de tarımda açıkladığımız yüksek alım fiyatlarından ücretli çalışanlara yönelik maaş zamlarına, sosyal destek programlarımızdan hibe, teşvik ve desteklere kadar pek çok tedbirle toplumuzun tüm kesimlerine sahip çıkıyoruz" açıklamasında bulundu.
Erdoğan konuşmasının devamında, "Bir gerçek var, paradan para kazanmaya alışmış mandacı iktisatçıların artık hiçbir geçerliliği kalmamış, eski modellere dayalı ezberlerine itibar etmiyoruz" dedi. Yatırım hamlelerinin kesintisiz şekilde sürdüğünü söyleyen Erdoğan, "Hemen her hafta bir ilimizi ziyaret ederek toplu açılış törenlerimizde eserlerimizin mutluluğunu vatandaşlarımızla paylaşıyoruz” diye konuştu.
"Şu anda 5 milyonu aşan müracaat var"
Erdoğan, "Muhalefet her ne kadar 'İlk Evim İlk İşyerim Projesi'ne ilk günden itibaren kara çalsa da vatandaşlarımız çok büyük bir ilgi gösteriyor. Şu anda 5 milyonu aşan müracaat var. Şu anda buralarda arsa tesisi noktasında dün akşam açıkladım en az 1 milyon ama bunun üstü olabilir. Vatandaşımız orada konut mu yapar, dikey mimari olmayacak. Bir de projede bizim iş yerimiz var. Bu projeyi de hayata geçireceğiz. İş yerlerini uygun ödeme kolaylığı ile genç girişimcilerimize sunacağız. Varsın birileri millete hizmet açmak diye musluk açmaya devam etsin. Musluk açmaktan başka bir hüneri yok, onunla övünüyor. Birileri varsın temel atma veya atmama törenleriyle milletin karşısına çıksın komik duruma düşsün. Birileri bizimle eser ve siyasette yarışmak yerine siyaset yapmayı, takoz olmayı siyaset yapmak zannetsin. Biz ülkemiz, milletimiz için, gençlerimiz, esnaf sanatkarlarımız için üretmeye, taş üstüne taş koymaya devam edeceğiz. Şu an itibarıyla KYK olarak 850 bin yatak kapasitesine ulaştık. Herhangi bir sıkıntımız yok" açıklamasında bulundu.